LANZHOU, 9 Mart (Xinhua) — Çin’de yaşayan Melik Can Şahin, bu sene mezuniyetinden hemen önce tam anlamıyla muhteşem bir Çin Bahar Bayramı deneyimi yaşadığını söyledi. 26 yaşındaki Melik, Lanzhou Üniversitesi’nin Çin Dili ve Edebiyatı Fakültesi’nde Yabancılara Çince Öğretimi bölümünde yüksek lisans yapıyor.
Bu sene Çin’in kuzeybatısındaki Gansu eyaletinde Çin’deki üçüncü Bahar Bayramı’nı geçiren Melik, bu bayramın kendisi için önceki deneyimlerden çok daha farklı olduğunu ve gerçek anlamını bulduğunu belirtiyor.
Çin Yeni Yılı arifesinde davet üzerine Gansu eyaletinin merkezi Lanzhou’da yaşayan arkadaşının evine girer girmez sıcak bir karşılamayla kucaklandığını ifade eden Melik, boynuna parlak kırmızı bir atkı bağlandığını ve ejderha şeklinde şirin bir bez bebek verildiğini anlattı. Çin kültüründe kırmızının neşe, uğur ve iyi şansı simgelediğini söyleyen arkadaşı, kırmızı atkı bağlamanın, tüm Bahar Bayramı’nın sıcaklık ve neşesini kucaklamak anlamına geldiğini ve bayrama muhteşem bir tören havası verdiğini ifade etmiş.
Melik, Çin’de eğitim alarak geçirdiği yıllarda Çin’in renkli geleneksel festivallerini giderek daha çok anlamaya başladığını dile getiriyor. “Bahar Bayramı, hiç kuşkusuz bu festivallerin en değerli ve en yaygın olanı ve bu önemli ve en büyük bayramı Çinli dostlarımla beraber kutlayabildiğim için hem heyecanlıyım hem de minnettarım” ifadelerini kullanan Melik, bu derin dostluk ve unutulmaz deneyimin, hayatında değerli bir anı olarak kalacağını söyledi.
Öte yandan Çin’deki yaşantısından da bahseden Melik,”Çin’de yaşam kalitesi son derece yüksek ve rahat. Sadece bir cep telefonuyla, giyecek, yiyecek, barınma ve ulaşım gibi tüm günlük ihtiyaçlarınızı karşılayabiliyorsunuz” diyor ve bu rahat yaşam tarzını sevdiğini sözlerine ekliyor.
Bahar Bayramı arifesinde arkadaşlarıyla televizyonun önüne kurulan Melik, sıcak ve ahenkli bir atmosferde Bahar Bayramı Galası’nı seyrederek beraber hazırladıkları lezzetli bir yemeğin tadını çıkarmışlar. İlk olarak Bahar Bayramı’nın geleneksel anlamı konusunda sohbet eden gençler daha sonra Çin’in sosyal alanda kaydettiği ilerleme hakkında konuşmuş ve Yeni Yıl’a ilişkin dilek ve beklentilerini paylaşmışlar.
O geceki sohbetlerinden bahseden Melik, Çin’e derinden bağlandığını, Çin yemeklerini ve kültürünü sevdiğini, Çin’i daha iyi deneyimleyip anlayabilmek için Çin’de eğitim görmeyi tercih ettiğini arkadaşlarına da anlattığını belirtiyor. Genç adam, Çin’deki dört yıllık eğitimi sırasında Gansu eyaletinin Dunhuang kentini, Guangdong eyaletinin Guangzhou kentini, Shanghai ve Beijing’i ziyaret etmiş. Kuzeybatıdaki geniş çöllerden doğunun canlı kentlerine, güneyin tropik tatlarından kuzeyin antik cazibesine kadar Melik, gittiği her yerde Çin’in muhteşem geleneksel kültürünün büyüsünü derinden hissettiğini ifade ediyor.
Özellikle Dunhuang’taki Mogao Grottolarını ziyaret ederken, zamanda yolculuk yapıp binlerce yıl öncesindeki insanlarla ruhani bir diyaloğa giriyormuş gibi hissettiğini arkadaşlarına aktaran Melik, Çin ulusunun uzun tarih ve kültürel mirasını anlatan bu antik duvar resimleri ve heykellerinin, Çin kültürüne olan hayranlığını daha da artırdığını anlatmış.
Melik, “Bu yıl mezun olacağım ve iş aramaya başlayacağım. Shanghai’yi seviyorum, çünkü kapsayıcı, kucaklayıcı, gelişmiş ve modern bir şehir. Orada iş bulmayı umuyorum” diyor.
Arkadaşları da, Çin’de teknolojik inovasyon, kültürel ve ekonomik refah gibi birçok alanda çok fazla gelişim fırsatı olduğunu ve onun gibi yabancılar için büyük imkanlar sunduğunu söyleyerek Melik’i bu konuda cesaretlendirmiş. Sohbetleri sırasında ona kırmızı bir zarf veren arkadaşı, çok çalışmaya devam etmesi ve hayalini en kısa sürede gerçekleştirmesi için Melik’i yüreklendirmiş. Çin geleneğine göre Ay Yeni Yılı’nda, arkadaşlara ve aileye, yeni yıl için iyi dilekleri ve şansı temsil eden ve içinde para bulunan bu kırmızı zarfı ilk kez aldığını belirten Melik, son derece şaşırdığını ve bunun kendisi için çok büyük anlam ifade ettiğini söyledi.
Son olarak yaşadığı deneyimi özetleyen Melik, “Bu Bahar Bayramı, benim için kesinlikle mükemmel geçti. Çin Yeni Yılı adetlerini ve kültürel geleneklerini yakınen yaşadığım için şanslıyım. Bu deneyim, benim Çin’i daha iyi anlayıp daha çok sevmemi ve Çin halkının sıcaklık ve dostluğunu daha derinden hissetmemi sağladı” ifadelerini kullandı.